27.01.2018 gecesi, aşağıdaki yazımı yatağımda telefonuma yazmıştım... Aşkı İstemek benim için son zamanlarda boş da geliyor, garip de. Ama istemekten vazgeçemediğiniz şeyler vardır ya hani hayatınızda, benim de istemekten vazgeçemediklerimden biri işte bu durum; Aşk... İnsan küçüklüğünden beri hep hayalini kurduğu şeyi nasıl istemekten vazgeçer ki hem? Aşk ki; iki kişinin birbirine duyduğu hislerle, karakterleri itibariyle delice veya akıllıca yaşanan en hayata dair duyguların kökü...
Aşktan korkmadım hiç ama karşılaşamadım da bana doğru en samimisiyle... Küçüktüm ama hatırlıyorum, daha anaokulunda ilk kez karşılıksız aşkla tanıştım. Aşkın en deli hislere sokan bir his olduğunu, ilk o zaman anladım. Sonra, ortaokulda aşık oldum ikinci defa ve yine karşılıksız. Ama en samimi duygularımla idi hep... Ortaokuldan beri hayalini kurduğum binlerce romantik hayal sahnelerim oldu, zihnimde ve de kalbimde.. Sonra büyüdü bu istek içimde, aşk yaşama isteği; ama bu sefer karşılıklı. Karşılaşır mıyım emin olmadan, istemeye devam ettim işte...
27.01.2018 gecesi yazdığım yazım;
Aşk yaşamak istiyorum; öyle delicesine değil, akıllıca.
Saçma hesaplaşmalar, birbirini boğduğunu fark etmeyecek kadar kendini kaybetmelerle dolu değil; anlaşmalarla, mutluluklarla ve dostlukla dolu. Kurduğun irtibat, eğlence ve gönül bağı ile var olsun istiyorum...
Birbirine benzemeyen iki kişi de olsa, ortak yanları ve de aykırılıklarına duydukları saygı ile. Ama mutlaka sebepli sebepsiz sevgi kırıntılarıyla dolu her anları ile...
Birbirlerini hayatlarına almak ile, hesaplı planlı akışlarla değil mesela. Hem sevdiğini hem de sevdiğinin sevdiğini üzmeyecek davranışlarla dolu olmalı aşk...
Arkadaşlıkla dolu, umutla dolu ve çabaları emekleri ortak bir birliktelik olmalı. Öyle ki, sevginin vazgeçtiklerinle değil davranışlarınla ölçüldüğü. Çoğunlukla da ölçme gereği duymadan hissettiğin bir sevgiyle dolu olmalı... Ben böyle nitelendiriyorum, gerçek aşk ve sevgiyi çünkü...
Ve biliyorum; ne kadar istesen de istediğin vakitte gelmiyor, bazen istemediğin vakitte bile gelmiyor. Gelip gelecek mi, biri seni sevecek mi yoksa bir gün sen bu istekten vazgeçecek misin merak ederek bekliyorsun sadece.
Belki ileride hiçbir şey yaşamadan mutlu olacağım da ben, sanki bazen o da olsun istiyorum bu anlarımda; hayatımın ve duygularımın tam içinde...
Aslında şu an mutluyum da bu konumdan. Sadece zaman zaman merak ediyorum ve istiyorum; sevsem sevmek istediğim gibi, sevilsem belki sevilmek istediğimden de daha fazla, ama her ikimizin sevgisi de dozunda olacak diye bekliyorum aslında...
Ne olur acaba bana? O zaman ne düşünürüm, şu andaki isteklerime hak verir miyim yine? Bana hak verecekmişim gibi hissettiriyor kalbim, sanki ben neyin beni bulacağından ve onu nasıl sahipleneceğimden eminmişim gibi... Beklediklerimi bulacak mıyım hayatımda, bulacak da kıymet bilecek miyiz aslında? Böyle işte...
Ne olur acaba bana? O zaman ne düşünürüm, şu andaki isteklerime hak verir miyim yine? Bana hak verecekmişim gibi hissettiriyor kalbim, sanki ben neyin beni bulacağından ve onu nasıl sahipleneceğimden eminmişim gibi... Beklediklerimi bulacak mıyım hayatımda, bulacak da kıymet bilecek miyiz aslında? Böyle işte...
Olacak mı olmayacak mı ve olunca neler yaşayacak ve hissedeceğim diye çok şeyi merak ediyorum. Ama istiyorum ve merak ediyorum diye olacak mı, tabi yine de kesin bilemiyorum...
Didem Köse... - 27.01.2018 (02.56)